21 Mayıs 2015 Perşembe

Rize/Çat Köyü ve Elevit Yaylası

    

      Uzun bir süredir sizlerle paylaştığım Karadeniz bölgesine ait yazılarımın sonuna yaklaşmış bulunuyorum. Karadeniz'i 70.000 km kadar gezdim ama buraları pek de bitecekmiş gibi görünmüyor. Yine de önümüzdeki aylardan itibaren bu bölgeye ait çok daha az yazıyla karşılaşacaksınız.
      
   Şimdi kaldığımız yerden devam edelim... Zilkale’den çıktıktan sonra Elevit yaylası, Çat köyü ve ters yönde ise Palovit yaylasını gösteren bir tabelayla karşılaşıyorsunuz. Biz Palovit yaylasına gitmedik. Bana manzara olarak Yukarı Kavrun yaylasından çok da çekici gelmediği için programımıza almamıştık. Yol Zilkaledeki gibi arnavut kaldırımı ama hafiften bozulmakta/değişmekte olduğunu görüyorsunuz (Şekil 127).

13 Nisan 2015 Pazartesi

Rize/Zilkale


     Çamlıhemşinde bir yol ayırımıyla karşılaşırsınız. Sola doğru hareket ederseniz yol sizi Ayder yaylasına ve oradan da aşağı ve yukarı Kavrun yaylalarına doğru götürür. Sağdan gittiğiniz de ise Zilkale, bir yol ayırımıyla Pokut yaylası, Çat, Elevit gibi başka köy ve yaylalara gitmek aynı milli park içinde mümkün. Önceki yazılarımızın bir kısmında Ayder yaylası, Yukarı Kavrun yaylası ve Kaçkarlar ve Pokut yaylasına seyahatlerimizden bahsetmiştik. Bu yazı ile birlikte öncelikle Zilkale ve sonra da başka yazılarda Çat ve Elevit köylerini gezeceğiz.

12 Mart 2015 Perşembe

Hüseyin TAŞKIN ile söyleşi


https://instagram.com/huseyintaskin/p/0CsmHvRK_r/
Hani bazı fotoğraflar vardır dostum, kimi zaman kalbinde bir çizik atar, kimi zaman da bir dünya güzeline bakan behlül gibi seni büyüler…. Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneğinde (AFSAD) 1. kur eğitimine başladığımda eğitmenimiz Sevgili Mebrur Hatunoğlu hocam bir dersimizde “cümlesi olan fotoğraf” üzerine vurgulama yaparak, konuşan, dolu dolu mesajı olan fotoğrafın katkı değerinin üstünlüğünü katılımcılara anlatmaya çalışıyordu… Robert Doisneau’nun “At the Cafe”si gibi, aslında ortada hiçbir konuşma olmamasına karşın çok şey anlatan fotoğraflar...
Katıksız doğa ile buluşmayı karşı konulmaz bir tutku halinde yaşayan gezginlerin “anı” bir fotoğraf karesiyle kaydetmeleri günümüz gezginliğinin tabiatında var. Peki, bizim için özel olan o anı bir fotoğraf ile daha iyi nasıl kaydedebiliriz? Buna bir cevap bulmak ümidiyle uzun zamandır büyük beğeniyle takip ettiğim Sayın Hüseyin TAŞKIN’ı bugün siz değerli okuyucularımla buluşturmak istedim. Peki neden Hüseyin TAŞKIN? Kendisi bir çoğumuz için instagramda paylaştığı ve özellikle içinde atların olduğu büyüleyici fotoğrafların arkasındaki hakikat avcısı. Sadece o kadar mı? Her fotoğrafında cümle değil, sanki kitap var. Benim için en özel yanı ise kadrajında gün ışığını tanrısal bir ışıma boyutuna taşıması! Sanki ışığın şovalyesi... Bu yazıda Hüseyin TAŞKIN’la özellikle doğa/manzara/gezi fotoğrafçılığında tecrübelerinden faydalanacağız.

11 Mart 2015 Çarşamba

Samanyolu fotoğraflarını nasıl edit edebiliriz?

Bu yazıda samanyolu fotoğraflarını Lightroom 5.0 kullanarak nasıl daha güzel bir görüntüye kavuşturabileceğimizi amatör deneyimlerime dayanarak anlatmaya çalışacağım. Yapılabilecek işlemlerin sonuç üzerindeki etkisini daha iyi gösterebilmek için oldukça düşük ekspoz seviyeye sahip bir fotoğraf üzerinde çalışalım istedim:

9 Mart 2015 Pazartesi

Yıldız Hareketlerinin Kaydedilmesi

Bu yazımızda gezilerimize lezzet katabilecek bir konuyu ele almak istiyorum: yıldız hareketlerinin fotografik olarak kaydedilmesi. Bunu nasıl yapabileceğimizi anektodal bir şekilde tarif etmek yerine, bir yemek tarifi şeklinde adım adım incelemek sanıyorum ki daha faydalı olacaktır. Bildiğiniz gibi günümüzde klasik fotoğraf makinalarındaki fotoğraf filmi yerine “digital single-lens reflex” (dijital SLR veya DSLR) fotoğraf makinaları, tek-lens refleks fotoğraf makinalarının optik ve mekanik özellikleriyle dijital görüntüleme sensörleri kullanmaktadır.

27 Şubat 2015 Cuma

Ankara/Beypazarı


       Ankara’nın 100 km kuzey batısında bulunan Beypazarı, şirin evleri, Beypazarı kurusu ve 80 katlı ev baklavalarıyla meşhur ilçe. Ankara’dan ulaşım için İstanbul yoluna çıkıldıktan sonra Ayaş yolunu takip etmek gerekiyor (Şekil 1).

24 Şubat 2015 Salı

Bursa/Gölyazı



       Tarihi Roma dönemine dayanan ve Bursa İzmir karayolunda Uluabat gölü (Apollont gölü) içinde bulunan bir yarım ada olup, Apollon krallığının merkezi olarak geçiyor. Yol ayırımında hemen Gölyazı (Appolonia 5 km) ve Ağlayan çınar tabelalarını görüyorsunuz.

22 Şubat 2015 Pazar

Rize/Ovit Yedi Göller

Bu yazıyı okuduğunuzda diğer yazılarımdan farklı olarak hem çok kısa olduğunu göreceksiniz hem de gitmiş gibi olmaktan ziyade sadece “birazcık” ucundan görmüş gibi olacaksınız. Çünkü, yazıda geçen yerin yol tarifini burayı koruyabilmek adına vermeyeceğim.

11 Şubat 2015 Çarşamba

Ordu/Uzundere Şelalesi

    
 Uzundere şelalesi Aybastı ilçesine bağlı Uzundere köyünde bulunuyor ve Türkiye’nin en yüksek şelalesi olduğu söyleniyor. Toplam yüksekliğinin kademeleriyle birlikte 120 m civarında olduğunu internetteki bir kaynaktan öğrendim.

27 Ocak 2015 Salı

Bursa/Cumalıkızık köyü

Mezitlerden geçtikten sonra Bursa’nın tabiat güzellikleri kadar, aldığı göç de kanatimce dikkat çekici. Zira, bazı Türk boylarının, Osmanlıların, ve nispeten yakın geçmişte doğu Karadeniz bölgesinden göç eden Gürcülerin Uludağ’ın etekleri diyebileceğimiz Aksu, Alaçam, Cumalıkızık gibi köylerin bulundukları bölgelere gelip, buraları kendilerine yeni vatan olarak seçtiklerini duyuyoruz.

9 Ocak 2015 Cuma

53 Rize Dergisi

"Gitmiş Gibi Oldum" Rize/Pokut ve Sal yaylaları yazısının özetiyle 53 Rize dergisinde...